Saksıda Fesleğen Yetiştirmenin Püf Noktaları

Kendine has ferahlatıcı kokusuyla öteki bitki türlerinden kolayca ayrıştırılabilen fesleğen bitkisi, toplum içerisinde feslikan, rahan, peslan ve fesliyen gibi adlarla da anılıyor. Ana vatanı Asya kıtasının güney bölgesi olarak bilinen fesleğen, ülkemizde ise Akdeniz ve Ege bölgelerinin kıyı kesimlerinde doğal olarak yayılış gösteriyor. Avrupa ana karasında Yunan reyhanı (Greek basil) şeklinde isimlendirilen fesleğen bitkisinin yabani yaşamda yaygın olarak rastlanan yeşil ve mor renkte yapraklara sahip 35 ana tür ile temsil edildiği görülüyor. İtalyan mutfağı başta olmak üzere dünyanın dört bir köşesinde yemek tariflerini lezzetlendirmek için faydalanılan fesleğen, bulunduğu ortama yaydığı yüksek aromalı kokusuyla haşerelerin yaklaşmasını engelliyor. Bu güzel bitkiyi evlerinde veya işyerlerinde misafir etmek isteyen bitki severlere yönelik hazırladığımız mini bakım kılavuzunda yer alan bilgileri öğrenmeleri ve uygulamaları uzun vadede sıhhatli fesleğen bitkileri yetiştirmelerine olanak veriyor.

Fesleğen Toprağı Nasıl Olmalı?

İçeriğinde bol organik malzeme bulunan, besleyici nitelikteki topraklarda büyümekten keyif alan fesleğen bitkisini toprak ile buluşturmak adına en ideal dönem mart ayı olarak gösteriliyor. Bahçıvanların verimi arttırmak için fesleğen bitkisinin saksı toprağı karışımına çokça humuslu toprak ekledikleri bilinirken, yetiştirme toprağını süzek hale getirmek adına vermikülit, cocopeat, perlit, pomza taşı ve çakıl taşı gibi malzemelerden yararlanılıyor. Uzun süre ıslak veya çamur formunu almış toprağın içerisinde kaldığında kök kısmından başlamak üzere çürüme tehlikesiyle karşı karşıya kalan fesleğenin sağlığını korumak için toprağının çok iyi şekilde drene edilmesi gerekiyor. Fesleğen bitkisinin toprağında ideal nem oranını yakalamanıza yardım edecek en önemli unsur; alt bölümlerinde ihtiyaç fazlası sulama suyunun tahliyesine imkân tanıyan, drenaj delikleri bulunan modern saksılar oluyor.

Fesleğen Bitkisi Güneş Işığını Sever Mi?

Maksimum randımanla gelişim göstermesi için filtrelenmiş formdaki güneş ışığından çokça beslenmesi tavsiye edilen fesleğen bitkisini, kapalı mekânlarda sürekli güneş alan, yarı gölgelik alanlara konumlandırmak, doğru bir uygulama olarak gösteriliyor. Doğrudan bünyesine nüfuz eden direkt güneş ışıklarına karşı direnç göstermekte zorlanan fesleğen bitkisi, bu tip bir durumla karşılaştığında vücut ısısı hızla yükseldiğinden kuruma sorunuyla karşılaşabiliyor. Fesleğen bitkisinin sağlığını korumak için terasların ya da balkonların köşe kısımlarına ya da pencere pervazlarına yerleştirilmesi iyi bir tercih oluyor.

Fesleğen Bitkisi Nasıl Sulanmalı?

Talep ettiği su miktarı mevsimlere göre farklılık gösteren fesleğeni, soğuk kış aylarında haftada bir kez sulamanız yeterli olurken, sıcaklığın yüksek olduğu yaz günlerinde bol su ile sık sık sulamanız tavsiye ediliyor. Aşırı sulandığı zaman sararan, az sulandığında ise kuruyan fesleğen bitkisinin bu çeşit sorunlar ile karşılaşmaması için belirli bir sulama rutini takip ederek dengeli şekilde sulamanız öneriliyor. Böylece her sulamada aynı miktarda su kullanıp aynı sulama sıklığında bitkiyi su ile buluşturabiliyorsunuz. Sulama suyunun ısısı ve asidik değeri hususunda da hassasiyeti bulunan fesleğen bitkisini strese sokmamak adına, oda sıcaklığında ve yumuşak pH derecesinde su ile sulamanız ideal oluyor.

Fesleğen Bitkisinin Gübrelenmesi

Güçlü ve gür bir yapıya ulaşması için dışarıdan ekstra gıda ile beslenmesi tavsiye edilen fesleğen bitkisini 15 günde bir ya da ayda bir gübrelemeniz yeterli oluyor. Fesleğen bitkisinin çoğunlukla büyümesi adına ihtiyaç duyduğu potasyum, azot, fosfor gibi elementleri içeren yavaş salınımlı sıvı bitki besiniyle gübrelendiği gözlemlenirken, kimi yetiştiricilerin doğallığı elden bırakmamak için solucan gübresi, kümes gübresi veya kompost gibi organik besinlerden yararlandığı biliniyor.